Mesaj: #1

Boys Over Flowers’ın Goo Jun Pyo’su ilk tarihi dizisi “Faith” ‘de oynayarak kendisine meydan okudu. Ona işi hakkında sorular sordum.

Hikaye, Goryeo döneminden Choi Young adlı bir general hakkında. O Eun Soo adında doktoru getirmek için modern zamana yolculuk yaptı. Doktorun görevi ölmek üzere olan kraliçeyi korumaktı. Kraliçeyi koruduğu sırada, onlar çok yakınlaştılar. Bu Choi Young ve Eun Soo arasında birlikte olabilmeleri için uzay ve zamanı aşan fantastik bir aşktı.

“Çekimlerin başında yönetmen bana olabildiğince rahat olmamı söyledi. Bence oyunculuğun en iyi yolu; oynarken gergin olmaksızın doğal olmaktır. Yani onun demek istediği doğal Choi Young gibi olmam ve karakteri canlandırırken rahat olmamdı.”

Bu senin ilk tarihi dizin ama görülüyor ki sen modern diziden farksız hissetmiyorsun.

“Şunu anladım ki tarihi dizi ya da modern dizi olsun en önemli şey karakterlerin duygularıdır. Fakat ikisi arasında birazcık da olsa duyguları göstermede farklılıklar var. ”

Gerçek bir tarihi kişilikten tasvir edilen Choi Young karakteri, gerçekten adam gibi adam.

“Bence Choi Young’u bu kadar büyüleyici yapan onun erkekliğidir. Ancak,Choi Young güçlü görünmek için erkekliğini kullanmıyor ya da bunu gibi şeyler için doğmadı. Bunun yerine, onun erkekliği başkalarını korumak ve işini yaparken tüm zorlukların üstesinden gelmek. Ve bu kadın-erkek ikisinin de ona güvenmek istemesidir.”

O ayrıca, daha önce City Hunter dizisinde canlandırdığın ‘Yoon Sung’ karakteri gibi içinde duygusal bir acıya sahip. Bu iki karakteri karşılaştırabilir misin?

“Yoon Sung hiç umursamadığı kaderi ile doğdu. Bu yüzden o sürekli kaderini değiştirmeye çalıştı. Diğer taraftan, Choi Young, kaderine razı olsun ya da olmasın onu yaşar ve onu en iyi şekilde yapmaya çalışır.”

İki dizide de birçok tehlikeli sahneler vardı. Ama Faith tarihi bir dizi olduğundan her hangi bir farklılık var mıydı?

“City Hunter’da birçok aksiyon sahne tecrübesi kazandım, fakat hiç kılıç kullanma tecrübesi olmadı. Bu yüzden onu öğrenmek için 1.5 aylığına okula gitmek istiyordum. Küçükken arkadaşlarımla oyuncak kılıcımla oynadığımı hatırlıyorum. Bence çocuklar içgüdüsel olarak her hangi bir aletle oynamayı severler. Ve bu tecrübeleri kullanarak büyük bir zevkle kılıç kullanmasını öğrenebildim. Şanslıymışım ki çok fazla yaralanmadım.”

Boyun sayesinde senin tehlikeli hareketlerin sadece güç getirmedi aynı zamanda çekicilik de getirdi. Fakat çekimler yaz ayındaydı, bu nedenle senin bir zırh giydiğin için biraz zor zamanlar geçirdiğini düşünüyorum.

“Zırhın altından buzlu suya batırılmış havlular koymak zorunda kaldım. Çok fazla hareket etmemek için elimden geleni yaptım. Aksiyon sahnelerine gelince, her sahneden sonra çok yorgun düşüyordum ve bu yüzden 30-40 dakika ara vermek zorunda kaldım.”

Zırh ve aksiyon sahneleri yanında yeni olan başka şeyler de vardı. O ilk kez saçlarını o kadar uzattı.

“Daha önce saçlarımı hiç bu kadar uzatmamıştım, bu yüzden denemek için iyi bir fırsat olduğunu düşündüm. Fakat saçım yeterince uzamadı bu nedenle ek saç takmak zorunda olduğumu düşündüm. Saçım uzadıktan sonra kendime inanamadığım bir şey yapmıştım. Aynaya bakarken saçımı kulağımın arkasına koyuyordum. Çıldırmıştım. Ve yemek yerken, saçım önüme gelmesin diye doğal olarak elimi hep kulağımın arkasında duruyordu.”

Saçını tekrar uzatmak istemez misin?

Gülerek ve çabucak ; “Hayır böyle iyi. (Japonca söyler.)” dedi.

Dizide Eun Soo ile eksiksiz aksiyon dolu bir aşkla birlikte unutulmaması gereken şey nedir? İlk başta, Eun Soo, kraliçenin hayatını korumak için Choi Young tarafından esir alındı. Ama zaman geçtikçe Choi Young Eun Soo’un hayatını korumaya adadı kendini.

“Choi Young’ı oynamaya karar vermeden önce sadece 6 bölüm okudum. Yani o zaman, dürüst olmak gerekirse, mutsuz bir son olabileceğini düşünmüştüm. Fakat hikaye ilerledikçe o farklı bir şekil aldı. Benim için muhteşem bir son oldu.”

Dizinin ana teması olan zaman yolculuğunu sorduğumda O, 500 yıl ilerisine gitmek istediğini söyledi.

“Zaten geçmişte neler olduğunu bildiğimden,500 yıl sonrasına gitmek istiyorum. Biz zaten geçmişte ne olduğunu biliyoruz. Bu yüzden eğer siz 500 yıl ilerisine giderseniz her bir tecrübe büyüleyici olacaktır. Bu benim için eğlenceli bir maceradır. Gelecekteki insanların nasıl giyindiklerini ve ne tür ulaşım aracı kullandıklarını bilmek isterdim. Bunları düşünmek bile beni mutlu ediyor.”

Aşırı derecede sıcak olsa bile, o her zaman neşeliydi ve setteki tüm ekibe destek veriyordu. Başrol oyuncusu olarak bu bir sorumluluk muydu?

“Benim açımdan hiçbir çaba yoktu. Setteyken her zaman eğleniyordum. Sete gitmeden önce başrol oyuncusu olarak üzerimde basınç hissederim, ama sette olduğum zamanlar çekimler sırasında bir süreliğine olsa bile hep eğlenceli oluyor. Her zaman kendimi çok enerjik hissederim ve bu enerji gülmemi sağlar. Bir aktöre setteyken onlara her zaman en iyisini göstermelidir.”

Lee Min Ho,Boys Over Flowers ile aniden popülerlik kazandı, ama ondan sonra bile ünlü bir aktör olarak ileriki zamanlarda büyük bir başarı ile rol aldı. Henüz sadece 27 yaşında ama sanki uzun zamandır oyunculuk yapıyormuş gibi çok özgüvenli.

“Bir sürü Asya’lı hayran kazanma fırsatı verdiği için Boys Over Flowers’a minnettarım. Ve onun sayesinde bana popüler roller veriliyor. Boys Over Flowers’dan sonra daha fazla ilerlemeye çalışıyorum ve hayranlarım merakla bekliyorlar. Büyümün ne olduğunu bilmiyorum. Hala bunun cevabını arıyorum. Boys Over Flowers’da oynarken, şımarık bir karakteri canlandırdım. City Hunter'da yalnızlık ön plandaydı. Faith’de herkesin güvenmek istediği bir adamdım. Farklı rolleri oynayarak, bunun büyüyü bulmak için bir süreç olduğunu düşündüm. Ben sabit bir görüntü vermek istemiyorum çünkü bu bir aktörün kariyerinin ömrünü kısa kesebilir. Ben sürekli görüntümü değiştirmeye çalışıyorum.”

O bunun için tüm çabasını ortaya koymuş olsa bile, Faith’deki performansına iyi bir puan vermedi.

“100 üzerinden 50 olduğunu düşünüyorum. Verdiğim çabalar için 50 puan alırdım ve ben 50 puan kaybedebilirim çünkü başka bir aktör bu rolü oynasaydı onun da iyi bir iş çıkaracağına inanıyorum. Bazı duygular sınırlı olduğundan ben %100 onları ortaya koymadığımı düşünüyorum.”

Kariyerinde istikrarlı bir şekilde büyüyen Lee Min Ho, bir aktör olarak 30’undan önce ulaşmak istediği bir hedefi var.

“Geçtiğimiz zamanlarda ağır temalı iki dizide rol aldım, şuan ki yaşımdan daha olgun rollerdi. Bu yüzden yaşlanmadan önce, daha canlı bir karakterde -bu karakter 20’li yaşlardan önce olabilir- oynamak istiyorum. Ayrıca her çeşit karakteri oynamak istiyorum. İşte bu benim 30’umdan önceki hedefim. Eminim 30’lu yaşlarda olduğumda bu deneyimler benim kariyerime yardımcı olacak.”

Çeviri: binaryy
Kaynak: Ziyaretçilerin Bağlantıları Görebilmesi İçin Foruma Üye Olmaları Gerekiyor.


Sayfalara ve sitelere alıntı yapmak isteyenlerin çeviren kişinin adını belirtip MinozTurkey'den alıntıdır diye belirtmeleri gerekir.

Mesaj: #2

Lee Min Ho : "Büyümün ne olduğunu bilmiyorum. Hala bunun cevabını arıyorum."

Bunun cevabını ben de çok merak ediyorum. Beni sana her geçen gün daha da hayran bırakan bu büyü ne?? Nasıl başarıyorsun bunu bilmiyorum ama tek bildiğim yaptığın her şey ne olursa olsun beni sana daha çok çekiyor.

Mesaj: #3

Arzucum ellerine ve emeğine sağlık,yine harika bir röportaj olmuş

Mesaj: #4

Seni boşuna sevmedik ne kadar dürüstsün bebeğim !
O bunun için tüm çabasını ortaya koymuş olsa bile, Faith’deki performansına iyi bir puan vermedi.
“100 üzerinden 50 olduğunu düşünüyorum. Verdiğim çabalar için 50 puan alırdım ve ben 50 puan kaybedebilirim çünkü başka bir aktör bu rolü oynasaydı onun da iyi bir iş çıkaracağına inanıyorum. Bazı duygular sınırlı olduğundan ben %100 onları ortaya koymadığımı düşünüyorum.”

önemli olan tecrübe kazanmam bu roller için dahada iyi olursun 3 dizisindeki karekterden bahsetti ama Personal Taste'deki karekteride şahaneydi ona daha çok bağlanmamızın en büyük sebeblerindendir :)

MinHo röportajlarını her okuduğumda yüzümde güzel bir gülümsemeyle buluıyorum kendimi ben bu adamı çok seviyorum hadi bir diziyle sinema filmiyle dön çok özledim seni :)

Not ya sen uzun saçı niye sevmiyorsun oysa çok cool vede sexyy oluyorsun MinHoo :D Arzum elceğizlerine sağlık çok teşekkürler !

Mesaj: #5

Lee Min Ho: "Büyümün ne olduğunu bilmiyorum. Hala bunun cevabını arıyorum."


Ah ahh ahh çözemeyeceğini biliyorum çünkü sen anahtarı imkansız yerde saklanan karaktere sahipsin.Seni çözebilmek için...... inanki bilmiyorum ne gerekli bize ..
Ve Çeviri için Teşekkürler.. :)

Mesaj: #6

“Daha önce saçlarımı hiç bu kadar uzatmamıştım, bu yüzden denemek için iyi bir fırsat olduğunu düşündüm. Fakat saçım yeterince uzamadı bu nedenle ek saç takmak zorunda olduğumu düşündüm. Saçım uzadıktan sonra kendime inanamadığım bir şey yapmıştım. Aynaya bakarken saçımı kulağımın arkasına koyuyordum. Çıldırmıştım. Ve yemek yerken, saçım önüme gelmesin diye doğal olarak elimi hep kulağımın arkasında duruyordu.”

Haha :D Sevmiyor uzun saçı yaa aslındaa azz biraz uzun saç ona ne kadar güzel yakışıyor halbuki. :)

Çeviri için ayrıca teşekkürler. :)

Mesaj: #7

teşekkürler :)