KORE EFSANELERİ VE HİKAYELERİ!
Ondal The GeneralGENERAL ONDAL
Goguryeo Kralı PYEONGGANG zamanında komik görünümlü ama iyi kalpli Ondal adında bir adam yasardı. Olabildiğince fakir olan bu adam kör annesi için yiyecek dilenirdi. Yırtık ayakkabı ve paçavralarıyla etrafta dolanırdı. Bu yüzden herkes ona Aptal Ondal dedi.
Bütün bunlar olup biterken, Kral PYEONGGANG’in çok ağlayan bir kızı oldu. Kral da ona şakacıktan dedi ki, “Sen çok fazla ağlayan bir bebeksin, bir prens için asla düzgün bir eş olamayacaksın, bu yüzden seni Ondal ile evlendireceğim.” Prenses PYEONGGANG, 16 yaşına geldiğinde Kral, ona saraydan yüksek rütbeli bir memur seçti. Ama Prenses itiraz etti.
“Sen bana her zaman ‘Seni Ondal ile evlendireceğim’ dedin. Ve şimdi, sen sözünü tutmuyorsun. Sıradan insanlar bile sözlerinde dururken senin hanedanlığında yapmaya çalıştığın ne. Emrine uymayacağım.”
Kral çok sinirlendi ve dedi ki,
“Sen beni dinlemedin. Benim bir kızım yok. Artık bir arada yaşayamayız. Ne istersen onu yap.”
Prenses, kolunda birkaç düzine altın bilezikle sarayı terk etti.
Prenses, Ondal’ın evini buldu ve annesine Ondal ile tanışmak istediğini söyledi. Ondal’ın annesine selamlarını sundu. Ondal’ın nerede olduğunu sordu. Yaşlı anne dedi ki,
“Bir hanımefendi gibi kokuyorsun ve bir hanımefendi gibi konuşuyorsun. Asil bir aileden olmalısın. Oğlum senin gibi bir hanımefendiyi hak etmiyor. Ondal, çok fakir bir ailede doğdu. Yiyecek hiçbir şeyi yok. Birkaç ağaç kabuğu bulmaya ormana gitti henüz eve dönmedi.”
Prenses, Ondal’ı bulmaya ormana gitti. Ondal’ı, ağaç kabuğu aradığı dağın eteğinde buldu. O anda Prenses, kendisinden rahatsızlık duyan Ondal’a evlenme teklif etti. Ondal dedi ki,
“Benden uzak dur. Sakın yanıma yaklaşma. Sen prenses şekline girmiş bir tilki ya da bir cadısın.”
Ondal hemen oradan uzaklaştı. Cesareti kırılmamış prenses, onu takip etti. Onun evinin çitlerinin altında yattı. Sabah olunca Ondal’ın evine girdi. Ve fikrini açıkladı. Ondal, annesi konuşmaya başladığında hâlâ Prenses’ten kuşku duyuyordu.
“Oğlum bir prensesin eşi olabilecek kadar akıllı değildir. Evimiz o kadar mütevazıdir ki seni içeriye, aramıza davet edemeyiz. Şimdi, ne yapmalıyız?”
Prenses cevapladı,
“Ev birinin sahip olacağı bir şey değildir. Ama o sahip olması gerekenlere sahip.
Zenginlik ve mevkinin, evlilikle ilgili konularda yeri yoktur.”
Ondal ve annesi onu daha fazla reddedemediler. Birlikte yaşamaya karar verdiler. Prenses sahip olduğu altın bilezikleri sattı ve bir ev, çeltik tarlaları, bir inek, bir at ve ev eşyaları aldı. Sonra da Ondal’dan bir at almasını istedi ve dedi ki,
“Sıradan insanlar tarafından yetiştirilmiş bir at alma. Zayıf ve güçsüz atlarından kurtulmaya çalışan askerlerden bir at satın al. Eğer böyle bir at bulamazsan, sağlıklı görünen bir at al ve daha sonra onu hasta bir at ile takas et.
Ondal, kendisine denileni aynen yaptı ve prenses de hasta atla dikkatlice ilgilenerek sağlığına kavuşmasına yardım etti.
GOGURYEO’da her yıl 3 Mart’ta insanlar domuz ve geyik avlamak için NAKRANG Dagi’nda toplanırlar ve avlarını göğün ve dağın tanrılarına sunarlardı.
O gün, Kral, tüm memurları ve askerleriyle halka karıştı. Bu fırsattan yararlanarak, Ondal, hayvanların çoğunu yakaladı ve Kral’ın dikkatini çekti. Kral ona adını sordu, Ondal’dan etkilendi. Kısa bir süre sonra HUJU’lu İmparator MUJE, YODONG’u işgal etti. Kral onunla BAESAN bölgesinde savaştı. Ondal savaşta da dikkatleri çekti ve birçok düşman öldürdü. Diğerleri de onu takip etti ve bir zafer kazandılar. Zafer dönüsü, Ondal, en iyi asker seçildi. Kral PYEONGGANG sonunda onu damadı olarak kabul etti ve memur olarak atadı. Ona o kadar güvendi ki Ondal’ın hayatı günden güne refaha kavuştu.
Kral YANGKANG’in tahta geçmesinden sonra, Ondal, Kral’a dedi ki,
“SINRA, bizim topraklarımızı ele geçirdi. GUN ve HYEON’a böldü. İnsanlarımız hâlâ topraklarını geri almak istiyor. Orduyu bu konuda seferber etme sözünüzle birlikte topraklarımızı SINRA’dan geri almak istiyorum. “
Kral’dan söz alan Ondal, askerleriyle birlikte savaş alanına gitti ve yemin etti,
“Topraklarımızı geri almadan dönmeyeceğim.”
Ondal, savaş alanında öldürüldü. Askerler cenazesini defnedecekleri sırada tabutu bir adım bile kımıldamadı. Ta ki Prenses PYEONGGANG gelip tabuta dokunarak "Yaşam ve ölüm kararlaştırılmıştır. Simdi huzur içinde yatabilirsin.” deyinceye dek…
Bu olayı dinleyen kral hıçkırarak ağladı.
Çeviri: Maria
KOREA-FANS.COM
_______________________________________________________
Gözlerine..
(Bu Mesaj 05-27-2013 07:27 PM değiştirilmiştir. Değiştiren : yoona.)
|